24 Nisan 2016 Pazar

Günler, Zaman ve Kitap Fuarı




       
         Merhaba;
         Zaman nasıl geçti hiç anlamadım doğrusu. En son buraya yazdığımda Kasımmış. Sonra bir baktım ki Nisan da bitmek üzere. Bu sürede neler yaptım derseniz kısaca bahsedeyim.
         Çalışmaya başladığımdan bahsetmiştim zaten önceki yazılarda. Hala çalışıyorum. Onun haricinde bir de Japonca kursuna başladım. Ocak ayıydı. Fakat sadece Pazar günleri gidebiliyordum çalıştığımdan dolayı. Gidebiliyordum diyorum çünkü Nisan başında doğum iznine ayrıldı. Ağustosta dönecek bu arada. Japonca ile ilgili ayrı bir yazı yazacağım. İnstagramda çok soruluyor çünkü.
         Onun haricinde okumadığım hadi okumadığım demeyelim de çok okuyamadığım zamanlar geçirdim. İşten geldikten sonra çok yorgun oluyorum. Haftada iki gün de öğrencime İngilizce ders veriyorum. Genelde otobüste okursam okuyorum. Bu yıl benim için verimsiz geçiyor bence.
         Ayrıca hayatımın en asosyal zamanlarını yaşıyorum. Yaşamak için çalışmıyorum da çalışmak için yaşıyorum resmen. Evet, bu durum beni mutsuz ediyor. Üniversite zamanlarımı ve Kuşadası’nı özlediğim de doğrudur.
         Neyse…
         Herşey o kadar da kötü değil tabii ki…
         Her yıl büyük merakla beklediğim kitap fuarına gittim geçen Pazar. Bugün de son günü. Aslında bugün de gitmek istiyordum ama baş ağrım dayanılmaz. Sokağa çıkmak istemiyorum bu yüzden.
         Ben bu fuarı o kadar çok sevmedim. Eskiden daha güzeldi sanki. En azından daha çok indirimli kitap oluyordu. Bu yıl hem biraz sönük geldi gözüme hem de pahalıydı kitaplar.
         Tüm salonu dolaşmama rağmen tek bir kitap aldım. O da kaynak kitap olarak işime yarayacağını düşündüğüm 1915 Gelibolu Harbi Günlüğü.
         Ben daha çok sahafların olduğu salonda dolaşmayı tercih ettim. Halikarnas Balıkçısı’nın kitaplarını toplamaya çalışıyorum bir süredir. Türkiye Turu Doğu Etabında Ahmet Mümtaz Hocam çok bahsetmişti kendisinden. Ben de Balıkçı’nın bazı hikâyelerini bilmeme rağmen hiç kitaplarından okumamıştım. Batı Etabı bittiğinde çok kısa bir İstanbul seyahatim olmuştu. O zaman Beyazıt’tan buldum bir tane. Parmak Damgası. Sonra da her gittiğim kitapçıda serinin devamını arar oldum. Fuardan da yedi adet kitabını buldum. Bunlar da;
         Turgut Reis
         Mavi Sürgün
         Merhaba Anadolu
         Düşün Yazıları
         Anadolu’nun Sesi
         Hey Koca Yurt
         Arşipel
         Umarım tüm seriyi tamamlayabilirim. Biliyorum yeniden basıldı bu kitaplar. Ama bana böylesi daha güzel geliyor.

         Siz İzmir Kitap Fuarı’na uğradınız mı? Hangi kitapları aldınız?

2 yorum:

Blogger Bolat dedi ki...

Olaylar Olaylar olaylar diyorum :) Japonca ha...

Elif Ayvaz dedi ki...

Üniversitede 2. yabancı dilimdi Bolat. Okul bitti ama Japonca asla bitmiyor. Kursa gidiyorum şimdi.